henüz 14-15 yaşındayken
lise öğrencisiyken
76T çalışırken
cepte 2-3 bira parası varken
okul kıyafetiylen
nevizadede bira içerken
son parayı tinere yatırırken
topkapı-avcılar minübüsü
1.15'e kadar çalışırken
biz henüz 2 gençken
sabi sübyanken
topkapı sur altında
arabalara otostop çekerken
bizi ibne sanıp
bize selektör yakarken
o piç kuruları
biz, bizi sikecekler mi
diye tırsarken
avcılar'a 7 otostopla giderken
yada taksiclere yalvarırken
e-5'ten karşıya geçerken
eve giderken tinercilerle kapışırken
eve varınca götü kaybetmediğimiz için
tanrıya şükrederken
aklımda sen, yalnızca sen
vardın metrobüs..
Bıktım
3 yıl önce
9 yorum:
Böyle giderse ince hastalığa da tutulur bu cicuk.
ben böyle romantizm görmedim
gözlerim doldu, içimde bir ürperti... metrobüs olmak istedim bi an, sonra vazgeçtim :Pp
İyi süzülüyo namussuz. Bazen biz zik gibi beklerken, taze gelin gibi geçiyo gidiyo ortadan. Ordan biliyorum. Gece hayatı da varmış demek. Yeni öğrendim. Vay kerata. Kaça kadar çalışıyor merak ettim. ibb'den bi bakayım dicem, içim kaldırmıyor sitesine girmeyi. Bilen varsa söylesin. Yoksa da çok önemli değil. Varsın bu bilgi de yer almasın dağarcığımda.
Dağarcığım da amma acayip laf. Cümle içinde kullanıyorum.
"Dağarcığım, hadi bi koşu bakkala git de bi malboro alıver. Hadi koçum. aslansın. kaplansın."
Saçma biriyim. Kabul.
ayh canım yhaa :((
[NOT: Eva’nın “mükemmel” hicvine (“yavrum kendine gel, senden erkek olmaz!”) mukabelede bulunarak, ‘cevap hakkımı’ kullandım. Ne var ki yayınlamıyor. Bilmek istersiniz diye düşündüm!]
Ne kadar “duyargalısın”, bana şiir yazmışsın. Üstelik en beğendiğim üslup/tür: Genital taşlama (hiciv)! Şair Eşref ve Neyzen Tevfik’in ruhları şad olsun: Onlar yattıkça Allah sana kudret-i ferç ihsan eylesin! Çok etkilendim, nasıl teşekkür edeceğimi bil(e)miyorum. Ağzına “sığlık”… Ama tezahüratlara bakılırsa ödülünü zaten almışsın! Bu arada, yazar olduğunu ve kitap yazdığını iddia ettiğin için – yazdıklarını demeye dilim varmıyor – ifraz ettiklerinin tümünü okudum. Ne düşündüğümü bilmek ister misin? Ama ben yine de söyleyeceğim: “Genç Gravyer’in Acılarını” yaz(a)mayacağına göre en iyi olasılıkla, malulen tekaüdü alla Turca bir Melissa P. olabilirsin:“Yazmadan Önce 100 Rektal Tuşe” ya da “YusufÇük Eken Gelir”. O da iç tutarlı bir kurgu kotarabilmen koşuluyla – ki zor! En kötü olasılıysa düşünmek bile istemiyorum…
Aslında dudaklarının (labia majör/minör) arasından “sızan” köpek dişleri göz kamaştırıcı. Saldırganlığından etkilenmemek de olanaksız ama “kız” gibi ısırıyorsun! Her şeye karşın, Oscar’dan aşağısının maliyeti kurtarmayacağını bilsem de Nobel Edebiyat Ödülü’nü alan ilk Türk kadın yazarı olmanı sağlayacak bir öneride bulunmak isterim: J. G. Ballard’ın, Foucault’nun ömrü vefa etmediği için tamamlayamadığı CİNSELLİĞİN TARİHİ’nin (Ayrıntı Yayınları, 1996) yazıl(a)mamış ciltlerinden biri olduğu varsayılabilecek ÇARPIŞMA’sını oku (Crash, Ayrıntı Yayınları/ Edebiyat Dizisi, 1997)… Seninle oyna(ş)mak güzel ama sıkıcı: Hoşça kal, hoş çakal!
Ekho…ekh…ek…e…!
şimdi iyi güzel de canım kardeşim, buranın da amına koydunuz, iyice bbg evine dönüştürdünüz. şimdi eva senin cevabını yayınlamamışsa niye gelip buraya yazıyorsun? sence burası karşılık alamayanların ortak noktası, ben sinan çetin'miyim insanları birleştiriyorum nedir yani? benden de sana nacizane tavsiye, kitap, yazar adı yazarak iyi bir yazarda olunmuyor, iyi bir okuyucu da. ha keza tam bilmediğim için farsça veyahut osmanlıca kelimeler kullanmakta bilmişliğin bir belirtisi değil, biz yemiyoruz o numaraları. madem eva'yla bi geçmişin var, o şiirini sana ithaf edilmiş olmasından mütevellit, o halde ara telefonundan kus içini gelip niye benim ekmek teknemi pisletiyosun? ayriyetten hoş çakal espirisi çok sikindirik olmuş yani o bilmiş yazıya, hadi sende kabul et. şimdi eva'dan içinde kalanları bu yoruma istinaden bana laf sokarak giderebilirsin, inan kızmayacağım. kendine iyi bak.
ulan yayınlamışım da ibnenin mesajını, herkesin bloguna göndermiş bu yazıyı, çok zavallı yaa eheheheh
iyi geçirmişsin sami paşam bitanesin:)
bu arada şiirin çok iyi be
Yorum Gönder